...aklı düşündüm...
...akıl fantastik bir makine miydi acaba?...
...deposu olmadığına göre aklın...
...o, hâfızayı kullanmakta değil midir?...
...yanılmıyorsam; akıl gerçek ve mükemmel bir makine...
...'mantık' dediğimiz, tüm detaylarını henüz çözümleyemediğimiz, temel bir işleyiş yapısı var...
...dış yapısında olanları anlamama aklım elvermemekte....
...şunu biliyorum ancak; hayatın her bilgisini alıyor işliyor, ruha-bedene yarar hale getiriyor, beğendiklerini hafıza çukuruna, posa bilgileri de unutma gölüne bırakıyor...
...evet, o bir makine...
...ve gücü, enerjisi aşınmadığı, aksine en yüksek noktaya kadar arttığı ölçüde biz, insanlara, 'akıllı', diyoruz...
...'mantık' iyi kullanıldığı vakit, aklımıza gelen ilk tanımlama 'hayranlık' kategorisinden alınıyor...
...hafızanın güçlü oluşuyla ilgili anlam bozukluğuna da değinmek gerek....
...hâfıza cansız, hareketsiz bir depo iken, onun gücünden söz etmek külliyen bir aymazlıktır...
...güçlü olan, hafızayı kullanan 'akıl'dır...
...hâfızanın tüm giriş-çıkışlarına kendine ait bir düzenek yerleştiren aklın zaaflarına takılarak, onu incitmek istemiyoruz...
...diğer köşeden kıvrılıp, hafızaya yüklenme şeytanlığını yapmaktan kaçınmıyoruz...
...överken de, yererken de...
...beyin, bir ova yalnızca...
...zekâ, jokey belki de...
...akıl ise, at...
...bilgiler, yem...
...bilgilerin depolandığı yer, hâfıza...
...kim bilir, her şey o kadar karışık görünüyor, ki; benzetme özgürlüğümüzü kullanmaya akıl engel değil nasılsa...
seçkin deniz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder