72. patika/20.09.2002/"siz; karşı taraftakiler!"

...karşı taraftakiler ne çirkin görünüyorlar, değil mi?...
...ufaklığın bakışlarında bile öfke var...
...büyüklerin ellerinde, kıvılcımlar saçan 'eski zaman kılıçları'...
...ispanyol ya da alman, yarı yarıya italyan ve katıksız ingiliz, belki de sonradan olma amerikalı...
...hiçbiri değil; düpedüz bu ülkenin çocukları onlar...
...karşı taraftakiler ne kadar da sesli öyle...
...sesleri o kadar gür, ki; kulaklarda bıraktıkları izler binlerce yıllık...
...siz, kaldırım çiçekleri gibi zamansız sulananlar, gerçeğin ayakaltında kaldığınızı gördünüz mü?...
...siz, bu taraftakiler...
...ne zaman ayrı kaldığınızı bildiniz mi?...
...düşünceleriniz kargatulumba edilmeden yüzlerce yıl önce, atalarınız en öndeyken ve en önde, içinizdekileri tek tek ayrı tuttukları zamanda...
...çokça sessiz itaatkar kul iken...
...'bilenler'in gücündeyken beyinleriniz...
...işte o zamanlarda...
...siz 'varlık gerçekleri'ne ihânet etiğiniz o zamanlar da ayrıldınız...
...'bilmek', bir zümreye ait kalmaya başladığında o 'çirkin zaman' sizi ayırdı, bu zamana kadar...
...bu tarafta ayrılarak gruplandınız...
...ait olmaklığı sevdiniz; yaklaştınız açlığınızı giderecek fiillere...
...fikirlerden ayrıldınız...
...kararları siz verdiniz...
...verilebilecek 'en bilgisiz' kararlarla...
...ve sizler, o taraftakilerin uşakları olmayı seçtiniz...
...ve şimdi karşı taraftakilerin çocuklarını sorguluyor, kılıçlarını izliyorsunuz gözlerinizle...
...içinizdeki korkular, sizi içinizde parçalamaya devam ettiler...
...'yanaşma kalıbı'nda şekillendi ruhlarınız...
...hoş görünüz, hor görüye dönüşürken hep haklılık pâyesi taktınız kötülüklerinize...
...açlıkları, siz açken gördünüz tek...
...ve olabildiğince nefret ettiniz, sizin gibi olmayanlardan...
...hanginiz gerçekti?...
...bunu en çok siz bilmekteydiniz...
...kuklalarınız mı, siz mi önce ölecektiniz?...
...bir tek bunu bilmemekteydiniz...

seçkin deniz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder