88. patika/16.10.2002/ "câhil olsaydı bahar..."

…sarışın ve mükemmel dedikleri sonbaharı, eksik ilkbahardan ayıran nedir ki?...
...sonra, ilkbahar neden eksiktir ki?...
...yaz'ı yaşayamadığı için mi sizce?...
…oysa bahar, kışın haşin derinliklerinden fırlayarak tünemiştir, omuzlarına gökyüzünün...
...câhil olsaydı bahar ilkinde, bu kadar çok şenlendirebilir miydi, doğayı?...
...bilge iken sararan ikinci baharın, ne kadar itici olduğuna şaşamaz insan, öyle mi?...
...baharların birbirinden habersiz, birbirine zıt mıdır sesleri?…
...insanların gözleri yeşilden umuda, sarıdan umutsuzluğa mı, döner ki?...
…biri dirilmeyi, diğeri ölümü anlatırlarken, büyük bir kitabın sayfalarından sadece iki tanesi değiller midir?...
...iki sayfa ancak, sonsuz bilgelik kitabından…
...beyazda sıralanır göğün sevgilileri, kış dedikleri hırçın mevsimde...
...renklerin en renksizi, dedikleri kadar sâkin...
...şakıyan rüzgarlara kadar ömürlük...
...döllenmeye taşınan her tohum gibi, nelerle uğraşır ya gök...
…ve yaz, hem baharları, hem de hırçın beyazıyla kışı sevdirir; kendinden uzağa iter bazen insanı, bazen de çatlatır sabır taşlarını ruhların…
...toprak; o, esmer güzeli…
...o esmerin daraltılmış nefis hâyâlleri vardır...
...ve o, ince bir seziyle gördürür kendini...
...her dönüşümde azameti görünür, esmer toprağın...
…çatık karakaşları uzanır, yemyeşil gülücüklerinin üstünden...
...sarıverir canlıları, damarlarından etlerine kadar...
...ruhlarına dokunur her gezginliğinde yılın...
...baharların hem ilkini hem sonunu gezdirir, gökle kendi arasında…
...kim bilebilir, kimlerin-nelerin bilge olduğunu?...

seçkin deniz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder