209. patika/18.04.2004/ "naif"

...insan, nadide güller gibi hassastır...
...gerçi güllerden daha naiftir ya...
...güllere atıfta bulunduysak, kabahat aranmaya zahir...
...onlar cansızdır, hisleri yoktur, demeyesiniz...
...insanın ne zaman ne diyeceği, ne yapacağı belli olsa bile, insan diğer insan için muammadır...
...bilinmezdir...
...bilinir gibi görünse de, siz onu her şeyden daha iyi bilseniz de, gerçekte o tüm sistemleriyle bilinmezdir...
...en azından, ben insanın bilinmez oluşundaki asaleti severim...
...zekâsını, aklını, iradesini nasıl kullandığına bakarım...
...ve bir de en sevdiğim tarafı, sıkıldığı an hiçbir yere sığamayışıdır...
...durduğu her yerde sıkılmaz; lakin birden bire, hiç hesapta yokken sıkılır...
...ruhu darda kalmış bir kelebeğin çırpınışı gibi çırpınır...
...gideceği yer varmış gibi, gitmek ister...
...mekân değildir onu belki, rahatsız eden...
...oysa başka bir mekânda rahatlar; sakinleşir, diner ağrıları...
...mekândan sıkılmadıysa, başka mekânda rahatladıysa, mekânların ona hatırlattıklarıdır, onu rahatlatan...
...yahut sıkan...
...insan bu...
...geriye bakmaktan, ileriye dönmeye zaman bulamayan gözleriyle...

seçkin deniz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder