270. patika/28.10.2004/ "aykırı doğrular"


...siz hiç aykırı doğrular gördünüz mü?...
...hani birbirleriyle çakışmaları, paralel olmaları, kesişmeleri mümkün olmayan doğruları...
...onları gördünüz sanırım...
...hemen her gün görmektesiniz zaten...
...farkına varmasanız da bu böyle...
...onlar, doğruların kesinliği kadar varlar...
...tartışanların sıkça dokundukları, arkasına saklanıp güç depoladıkları özel bir koruma duvarı vardır...
..."bu benim fikrim", "bana göre", vs gibi tepkileri hatırlayın...
...hemen doğrularını korumaya kalkarlar, kendi aidiyetlikleri içerisinde...
...sırf ona dokundurtmamak için...
...aslında sızlandıkları ve sıkıştırıldıkları kadar büyük bir sorun değil bu...
...herkesin doğruları, ruhları yaratıldığı zamandan beri zaten farklı düzlemlerdedir ve herkese ait bireysel doğrular vardır ve onlar diğer doğrulara göre aykırıdırlar...
...yani düzlemleri farklıdır...
...yani sen kendi doğrularının düzlemisin...
...sen senin düzleminsin ...
...başka düzlemlerdeki doğrularla seninkiler tamamen ayrıktır...
...çakışmazlar/çakışamazlar, kesişmezler/kesişemezler, paralel olmazlar/olamazlar...
...zaten insanların yalnızlıklarındaki asil çizgi, bu sebeple asla değiştirilememektedir...
...peki insanlar, neden anlaşırlar?...
...doğrularının kesişmeleri, paralel olmaları, çakışmaları mümkün değilse, nasıl anlaşmaktalar?...
...diye sorsanıza...
...sordunuz saydım...
...gülümsedim...
...size soru sordum gülümseyerek...
...sizce hiç anlaşan insanlar var mıdır?...
...size insanların anlaşabildiklerini kim söyledi?...
...açın gözlerinizi; hepiniz anlaşır gibi yapıyorsunuz...
...anlaşmıyorsunuz; birbirinize katlanabileceğinize karar veriyorsunuz...
...kendi doğrularınızı gündeminizden uzakta tutuyorsunuz sadece, çatışmamak adına anlaşmış gibi görünmektesiniz...
...zaten insanın anlaşmalarına sâdık kalması da mümkün değildir...
...değil mi?...
...kim hangi anlaşmasına sâdık kalmıştır ki?...
...kim sâdıktır, kime, neye?...
...düşünün...
...en iyi anlaştıklarınıza bakın...
...onları kırmamak için gösterdiğiniz çabaların tümü, kendi doğrularınızı saklamaya yönelik değil mi?...
...siz doğrularınızı gününüzün insanlara görünen yüzünden kaçırmaktan başka bir şey yapmıyorsunuz...
...bu kötü mü?...
...değil elbette, kötülük hangi düzlemde tanıtılacaksa, değil...
...bu iyi mi?...
...değil elbette, kime göre denilirse yeri geldiğinde...
...çözüm mü?...
...anlaşmış gibi görünmeyi ilahi emir telakki ettiğiniz vakit, sıkıntılarınızdan kurtulur gibi olursunuz; Allah rızası için anlaşmış olmak, gibi...
...lâkin anlaşmış gibi görünmenin iki yüzlüklük olduğunu unutmayınız...
...ve yaratıcı bunu asla emretmemiştir...
...ya başka?...
...nedir çözüm?...
...basit; doğrularını kabul ettirmeye kalkma yeterli...
...başkalarının doğrularını zaten kabul edemezsin...
...hepsi bu...
...sen sadece anlat; o kadar...
...senin doğrularını görebilen biri,senin ulaştığın evrensel düzleme de ulaşacak/ulaşmış olacak demektir...
...kaldı ki; o vakit, o doğrular zaten senin değildir...

seçkin deniz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder