414. patika/ 20.10.2005/ "kendini askıya aldığında..."


...bir yanın askıdaysa...
...askıya döndüğünde ve askıdan aldığında kendi o yanını, askıda olmayan diğer yanın askıya takılıyorsa...
...ve sen sonuçta hep askıdaysan...
...yere kim basacak?...
...sen yere basabilecek misin?...
...yere basmadığın o vakitlerin hepsini toplasan ne göreceksin, biliyor musun?...
...hayatının hemen hepsinin geçtiği toplam vakti göreceksin...
...hayatının her aşaması, sen bir yanınla askıdayken geçmiş olacak...
...bunu bil!...
...askı dediğim, kendinle hemdem olmadığın her zamandır, her andır, her karardır...
...içinin istediklerini yapamazsın ömür süresinde; gençken, yetişkinken ve geçkinken...
...kuralların ve gerekliliklerin oluşturduğu ağ, o kadar dinamik ve iç içe, ki; kendin olamazsın...
...gerekliliklerin kendisi olursun sen...
...kendini askıya almışsındır o vakit...
...kendinle meşgulsen her dem, kurallardaki, gerekliliklerdeki seni askıya alırsın...
...denge dediğim işte...
...aslında denge sürekli askıda kalmaktır...
...her yanınla üstelik...
...zaman zaman ve sürekli...
...bu da, "denge mutluluktur!", diyenlerin dillerine sürülmüş hâzin bitiş öyküsü olsun...
...olmaz mı?...

seçkin deniz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder