452. patika/17.03.2006/ "evet'in gülleri, hayır'ın örümcekleri"

...evet...
...hayır...
...iki kısa/duru sözcük...
...kesin sınırlara ve korunaklı duvarlara sahipmiş gibi görünen iki minik sözcük...
...tebessümle ışıldayan 'evet', asık ve karanlık suratıyla 'hayır'...
...evet'in iyimser gibi görünen yüzünden derinlere doğru gittin mi hiç?...
...evetlere âşina olanların içine...
...ve evetlerin yumuşak ve munis yollarının uzandığı yerlere...
...o yumuşaklığa aldanmadan ilerle ve daha da genişleyen evetler yelpazesinde, ayakta kalmaya çalışan per-û perişan asık suratlıları gör ansızın...
...sevgisiz ve yapayalnız olan onları...
...her taraftan onlara uzanan bağları gör...
...nasılda sömürüyorlar onu?...
..."evet!", demekten bıkmış, yitirmekten ezilmiş, güvensizlikten erimiş ve yok olmuş kimliksizler ile kişiliksizleri gör...
...için acıyarak...
...hayır'a dön bak bir de...
...o asık çizgilerle ve ters, sert mimiklerle meşgul ol...
...daralan içine aldırmadan derinliklerine dal hayırcıların...
...her taraftan kopardıkları bağları, ruhlarının etrafında, sarkmış duruyorlar değil mi?...
...elleri sürekli hazır; gelecek olan her şeyi itecekler...
...bir tek mendebur istekleri, içlerinde evetle karşılanıyor değil mi?...
...ama onu bile kabullenemeyecekler...
...kabullendikçe çelişecekler kendileriyle...
...iyi bak...
...onlar da evetçiler gibi sevgisiz ve yapayalnızlar...
...korkudan yılmış, direnç direkleri yıkılmış ve per-û perişan hâldeler...
...diğerlerine vermemek üzere, yontup yontup sakladıkları/durdurduklarıyla kişilikleri, beslenmemişliğin felaketleriyle bir deri bir kemik kalmış hâlde dimdik ayaktadır...
...evet ve hayır'ın korunaklı duvarlarında gezinen örümcekleri itici, yüzlerinde açan gülleri de sevimli bulma...
...dikkatlice bak, her seferinde...
...tebesümlerin içinde büyüyen hayırlarla, asık suratlı evetleri de gör...
...bu dört denge ayağına dikkatle bak...
...hiçbir ayak tekbaşına yetmez sana...
...her biri seni götüreceği yerde yüzüstü bırakır...
...son iki ayak ise, sürekli iki yüzlü yapar seni...
...içine başka, dışına başka olursun...
...karar verdiğinde evet; karar verdiğinde "hayır!", diyebildiğin vakit, tüm risklerden uzak ve dinlenmiş bir derinlikle başbaşa kalırsın...
...ne bir 'evet' fazla, ne de bir 'hayır'...
...ne bir 'hayır' eksik, ne de bir 'evet'...
...deriz...

seçkin deniz