460. patika/10.04.2006/ "neden uyuyorsunuz?"

...yaşayan insana, ölü bir insana bakar gibi baktınız mı?...
...onun ölü hâlini tasavvur etmeyin, ölüye bakarken ki bakış değerlerinizle bakın...
...ve şimdi uykuyu düşünün...
...uyumayan insanın nasıl bitkinleştiğini, enerjisinin tükendiğini ve tüm direncinin yok olduğunu...
...tıpkı, yakıtı biten bir makine gibi...
...insan uyurken ruhu gidiyor, enerji alıp geliyor desek, buna kim itiraz edebilir?...
...uyandığınız zaman, sizce neden uyumadan önceki zamandan daha iyisiniz?...
...insan, günlük her şeyden arınıyor uyuyunca...
...veya yaşadıklarını kayıt merkezine götürüyor...
...kim bilir?...
...boşalıyor, negatif yük...
...insan, tamamlanan enerjiyle yeni bir güne başlıyor...
...eksik enerjiyle/yarım uykuyla yaşadığınız günleri düşünün...
...ve sonra, ruhun uykuya varan bedeni terkedip gidişini...
...giderken veya gelirken veya gittiği yerde gördüklerine 'rüya' dememizi...
...sadece ölecek olanların ruhu geri gelmiyor....
...ya değilse, belli bir 'şarj' süresince, insan bir ölüden neden sadece nefes alıp vermek kadar farklı?...
...çok derin bir konu bu...
...yaşayan insan, kendinize bir daha baktınız mı?...
...neden uyuyorsunuz?...
...her gün yeni enerjiyle yüklenmesi gereken bir varlık, nasıl her şeye güç yetirebileceğini düşünür?...
...ve nasıl kendi yaratılmışlığını reddeder?...
...ölüyle, yaşayan siz arasındaki fark ruhtur...
...peki, ruh nedir?...
...reddettikleriniz için, acaba gerçekten akıllı sayılabilir misiniz?...
...düşünün...
...ha bir de, iyilikle dolu yaşanan bir gün içinde 'iyi insan' çok fazla negatif enerjiyle yüklenip yorulmuyor...
...niye sizce?...
...veya ibadetin içtenliği, insanın günlük enerji sarfına olumlu bir katkı yapıyor mu?...
...ve en son 'huzurlu uyku' nedir?..

seçkin deniz