483. patika/09.05.2006/ "câhil şâki"

...şikâyet ile sürekli ızdırab aksettirene bak...
...gözleri karanlığa, dili şâki'ye çalar...
...her insan şâki'dir...
...niçin doğduğuna...
...niçin yaşadığına...
...niçin öleceğine...
...kanaat getiremediği için...
...her insan zayıftır...
...anne-babasının zayıflığıyla döllenmiştir...
...nefsin zaaaflarından doğmuştur...
...annenin bedenindeki zaafları onu büyütmüştür...
...doğumdan sonra, o, yine diğerlerinin zaaflarını arttırmıştır...
...büyüdükçe kendisi zaafların zarfıyla mazruf olmuştur...
...ve şikâyet eden her insan, şâki ve zayıftır...
...bilgi, şikâyet etmemeyi öğretir...
...algılamayı, kavramayı ve yaşamayı...
...ancak hiçbir zaman, bilgi, insana insan gibi yaşamakta tek başına yeterli olamamıştır...
...ahlâkı gerçeklemeyen bilgi, bilgiyi gerektirmeyen ahlâk gibi zayıf ve köksüzdür...
...ahlâksız bilgi, şikâyeti bilgisiz ahlâk gibi büyütür...
...ve zayıflıkların içinde boğulan insan, bilgi ve ahlâkla aynı gölde yıkanamadığı için kirlidir...
...bu sebeple şikâyet eder...
...sürekli ızdırab içinde haykırır...
...kendi içindeki karanlık, gözlerine ve diline akseder...
...cehâlet işte tam olarak budur...

seçkin deniz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder