532. patika/14.08.2006/ "doğum günü"

...bir insanın, zamanın hangi parçasında doğduğunu bilmesi, mukayese nefesli birçok muhabbetin, sınıflandırmanın gerekçe ve sebeplerinden biridir...
...bir de, duygusal salata menülerini seçmeye zorlanmış olmak da vardır; doğulan günle ilgili psişik kategoriler mesela...
...veya sevinmekle üzülmek arasındaki salınım...
...hangi yıl doğduğun bilgisi birçok şey için lazım olan bir bilgi...
...üstelik bir yerlerde yazılan o yıl, doğru olmasa bile, o yılın etkisi doğru olan yılın etkisinden farklı olmuyor...
...azrail için doğmak ve ölmek arasındaki süre ömür olduğuna göre, patatesin çuvala girdiği ve çuvaldan çıktığı zaman arasındaki süre de bu gerçekten farklı bir yere sahip değil...
...yani doğduğun yıl, senin dışındakiler için gerekli olan bir bilgi...
...her nasılsa yüzündeki kırışıklıklar veya diğer yaşlılık emâreleri, sana ömrünün hangi durağında olduğunu söylemekten çekinmeyecek...
...dişlerin arasındaki mesafe, düşenlerin sayısındaki artışla paralel olarak uzadığında hem de...
...ve sonra bir bebeninki kadar dişsiz bir ağıza dönüşen ağzın, anlatamayacağı hiçbir şey yoktur, ömrün basamakları için...
...doğduğun yılı bilmeye gerek yok, yani...
...doğduğun ay, yıldız falcılarına standart ve fason üretim yapma fırsatı verir...
...şablonlarla sınıflandırılırsın...
...burçların bayrak direklerine senin adın asılır...
...o kadar...
...eskiden şehzadelerin doğumlarını kutlayan çok pare top atışları gibi...
...burçlara çekilir bayrağın...
...tek kez, o ay...
...lâkin doğduğun gün de lâzım, yıldız falcılarına; doğduğun saat...
...dikkat et, bir tek sana lazım değil bu....
...ama...
...evet işte doğum gününde başlıyor, bütün mesele...
...doğum günün kutlanıyor, bin bir heyecanla ...
...ne güzel...
...sen de teşekkürleri paket paket sıralıyorsun, kulaklarına insanların...
...dört bitip beşe geçerken, doğum gününü kutlayanlara teşekkür etmen gerektiğini öğretiyor, sana baban...
...insanlardan bir diğerine ise, dün...
...doğum gününde yüklenen yüklerin tümü, ağır geldi...
...babasıyla dargındı, yıllarca çokça kez gülümseyerek ruhuna dayattığı doğum günü kutlamasını, bu yıl yapmadı...
...o biri, bu yıl, o gün çok ağladı...
...ona doğduğu günden dolayı gülümseyen baba, onun doğduğu bu başka yılın aynı gününde, hiçbir şey demedi...
...demeyen bir sürü kişi de, onun doğum gününde acı çekmesine sebep olacak...
...ne doğduğun günü kutlamak gereksin ne de gelecek doğum günlerinde hüzne sebep verecek şeyler...
...demeli mi yavrucuk?...
...seni üzecek her şeyi silmek mümkün değilken, ne yapmalıyız, söyler misin?...
...esasında sen, bizim önemsediğimiz kadar önemseme bu işleri...
...üzülme bu sebeple...
...sevinme de...
...nasılsa kutlanacak tek şey, seni yaratanın senden razı olmasıdır...
...gerisi geride kalır, hep...
...önemseme, dizden yukarı...
...doğum günün kutlu olsun, oğlum...
...seni yaratana emanet ol...

seçkin deniz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder